Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Denizli'de düzenlenen Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri tanıtım toplantısına katıldı. Bakan Zeybekci, "Bu ihanet dalgasının arkasından ekonomik dalga olarak gelebileceğini söyleyebilirler. Vız gelir, tırıs gider" derken, bakan Özlü ise, "AR-GE merkezlerimiz tarafından bugüne kadar 4 bine yakın patent başvurusu yapıldı, bin 100'ün üzerinde patentin de tescili alındı" diye konuştu.
Denizli'de düzenlenen Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri tanıtım toplantısı, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü'nün katılımıyla gerçekleşti. Denizli Organize ve Sanayi Bölgesi'nde düzenlenen toplantıya Bakan Zeybekci ve Bakan Özlü'nün yanı sıra Denizli Valisi Ahmet Altıparmak, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan, Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, çok sayıda sanayici, iş adamı ve davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan programda konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Son 13 yılda Türkiye de AR-GE'nin araştırma, geliştirmenin milli gelirden aldığı payı tam iki kat artırdık. Oran olarak milli gelirimizin üç kat olarak arttığına bakarsak 7 kat artırdık. Bu yeterli mi? Değil. Çünkü dünyadaki rakiplerimize baktığımız zaman onların 3 kat, yani milli gelirden aldığı pay yüzde 3, biz yüzde yarımın altından yüzde 1'e getirdik. Onlar şuanda yüzde 3'ler seviyesinde. Bizim de yüzde 3'e biran önce çıkmamız gerekiyor. Ama hükümetimiz bilim, sanayi yönünde ve Teknoloji Bakanlığımız önderliğinde Türkiye'deki AR-GE merkezlerini, Türkiye'deki teknoparkları, Türkiye'deki inova kentlerini ve parkları artık her şeyimizle bütün imkanlarımızı, şanslarımızı zorlayarak hayata geçirmemiz gerekiyor" dedi.
Yıl sonuna kadar 30 şehirde bu tür projeleri tanıtacaklarını belirten Zeybekci, "Şuan itibariyle 277 her türlü teşvikten, destekten yararlanan, hakikaten çok üst düzeyde destekliyoruz. Aynı zamanda AR-GE destekleri var. Bunlar hükümet tarafından bütçe kaynakları ile desteklenen alanlar. Bir an önce sizlerden özellikle hassasiyetle bu desteklerden yararlanmanızı istiyorum. Çünkü devletin kaynakları ve bütçesi milletin kaynaklarından oluşuyor. Bu çağı yaşayan bizler, bu dönemin ihracatçıları, sanayicileri, siyasetçileri, yöneticileri, idarecileri çok hassas dönemlerden geçiyoruz. Dünyanın yeniden dizayn edildiği, dünyanın yeniden en vahşi şekilde yeniden dizayn edilerek paylaşıldığı, bölündüğü, dağıtıldığı dönemler yaşıyoruz. Onların en önemli veyahut tek merkezi de Türkiye ve kültür coğrafyasıdır" şeklinde konuştu.
"15 Temmuz bir işgal girişimiydi"
15 Temmuz darbe girişimine de değinen Bakan Zeybekci, "15 Temmuz bir işgal girişimiydi. Onun işgal girişimi olduğunu şimdi anlıyoruz veya şimdi resim çok ortaya çıkıyor. Suriye'yi, Irak'ı öyle bir hale getireceklerdi ki, o operasyonlarda o DEAŞ'i oluşturanlar da var. O melaneti oluşturup da, sonra o bölgeyi fethediyoruz deyip de, ortaya çıkardıkları bazı unsurları ile Türkiye'yi de bir şekilde bir bölgesinde, çünkü 15 Temmuz gecesinde öyle yapmışlardı. Çünkü ortam hazırdı, sistem hazırdı ve oralarda gayri meşru, o "istan" adını verdikleri, orada ve doğumuzda da yani bu bir işgal girişimiydi. Bunun farkındayız" dedi.
Türkiye ekonomisinin her geçen gün daha da gelişeceğini belirten Zeybekci, "Her yıl, bir önceki yıldan daha güçlü bir devlet olarak asıl savaşımızı vereceğiz. 10 bin dolar milli gelirden 15 bin dolar milli gelire geldiğimiz zaman şuanda yaşadığımız problemlerin yarı yarıya ortadan kalktığını göreceğiz. 20 bin dolara geldiğimiz zaman bu coğrafyamızın, kültür coğrafyamızın, hatta dünyanın en itibarlı pasaportu üzerinde ay yıldızlı bayrağıyla Türkiye Cumhuriyeti haline getirdiğimiz zaman bu problemlerin tamamının ortadan kalktığını, yani güneş doğduğunda nasıl sivrisineklerin ortadan kaybolduğu gibi bir tabiat varsa, bunların da tamamının da ortadan kalktığını göreceğiz. Yani alt yapıyı, sistemi sizler için en uygun, en geniş, en kapsamlı hale getirmek için var gücümüzle çalışıyoruz bütün bakanlarımızla beraber. Artık bundan sonrası sizin işiniz. Birileri şunları şöyle demiş, bunları böyle demiş, bunları kafanıza takmayın. Türkiye ekonomisi inanın dünyanın en sağlam ekonomilerinden biridir" şeklinde konuştu.
"Dünyadaki e-ticaret sistemlerinin üyeliğini de biz karşılayacağız"
Yapılacak e-ticaret ihracatına desteklerin artacağını belirten Bakan Zeybekci, "Türkiye'de tüm ihracatçıların e-ticaret için önlerini açıyoruz. Dünyadaki e-ticaret sistemlerinin üyeliğini de biz karşılayacağız. Onu da 2017 yılının başından itibaren yürürlüğe koyuyoruz. 2017 yılındaki ihracata verilen destekler, 2016 yılında ihracata verilen desteklerin en az 3 katı olacaktır. İhracat destek primleri, doğrudan ihracat performansı destek primleri yeniden geliyor. Sadece hedef ülkelere belirlenmiş olan stratejik ürünlerle ilgili taşıma destekleri yeniden geliyor. Bir ihracat seferberliği ile Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu yüzde 5 ve ortalama üzerindeki büyümeyi sağlayacak olan finansı ihracat yaparak sağlayacağız. Birileri her şey söyleyebilir. Bu ihanet dalgasının arkasından ekonomik dalga olarak gelebileceğini söyleyebilirler. Vız gelir, tırıs gider. Bunu açıkçası söylüyorum. Bak işte kura şu oldu, bu oldu, kura hiçbir şey olmadı arkadaşlar. Dolar eksenini oluşturan sepet, dolar karşısında kaybettiği değer, euronun dolar karşısında kaybettiği değer, bir ay için söylüyorum yüzde 3,5 değer kaybetti. Türk Lirası da hemen hemen o kadar değer kaybetti. Birazcık bir şey olabilir ama tabanı yoktur, desteği yoktur. Merak etmeyin o yine istenilen seviyede kalır. Yani öngörülebilen belirli bir trendle aşağıya ve yukarıya doğru, yani dikleşmesi olmayan her türlü hareketi ihracatçılar için biz problem olarak görmüyoruz" şeklinde konuştu.
"AR-GE merkezlerimiz tarafından bugüne kadar 4 bine yakın patent başvurusu yapıldı"
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ise, "Şehirlerimizin, özel sektörümüzün, sanayicilerimizin gündeminin AR-GE ve inovasyon olması bizleri çok sevindiriyor ve gelecek adına umutlarımızı artırıyor. Hükümet olarak ülkemizdeki AR-GE ve inovasyon iklimini geliştirmek için büyük bir gayret içindeyiz. Özellikle reel kesimin daha fazla AR-GE projesini hayata geçirmesini çok önemsiyoruz. Ülkemizdeki AR-GE harcaması, bu harcama içinde özel sektörün payı, marka ve patent başvuruları gibi göstergelerin hepsinde önemli bir atılım gerçekleştirdik. AR-GE merkezlerine AR-GE indirimi, gelir vergisi stopajı desteği, sigorta prim desteği ve damga vergisi istisnası gibi çeşitli destekler sağlıyoruz. Şu anda ülkemizde faaliyet gösteren 272 AR-GE merkezinde 27 bin 500 nitelikli personel istihdam ediliyor. Bu AR-GE merkezlerimiz tarafından bugüne kadar 4 bine yakın patent başvurusu yapıldı, bin 100'ün üzerinde patentin de tescili alındı. Hem daha fazla AR-GE merkezi kurulmasını istiyoruz, hem de bu AR-GE merkezlerini daha nitelikli hale getirmeyi amaçlıyoruz" dedi.
AR-GE merkezlerinin çoğaltılması hakkında ise Özlü, "Bu doğrultuda AR-GE merkezi kurmak için gerekli personel sayısını birkaç sektör dışında 15'e düşürdük. AR-GE personeline sağlanan gelir vergisi istisnası oranlarını artırdık. Personelin projelerle ve lisansüstü eğitimleriyle ilgili olarak dışarıda geçirdikleri süreleri muafiyet kapsamına aldık. AR-GE ve tasarım merkezlerinde istihdam edilecek olan temel bilimler mezunlarının maaşlarının brüt asgari ücret kadarlık kısmını 2 yıl süreyle biz karşılamaya başladık. AR-GE merkezlerine sipariş yoluyla yaptırılan projeleri de destek kapsamına aldık. 2008'deki AR-GE Kanunu ile AR-GE merkezleri kavramıyla tanışmıştık. AR-GE'yi nasıl destekliyorsak, artık tasarımı da öyle destekliyoruz. GBS'ye göre 2015 yılında hazır giyim sektöründe tasarım yapan firmaların ortalama karlılık oranı yüzde 8,1 olmuş. Buna mukabil, tasarım yapmayan firmaların ortalama karlılık oranı sadece yüzde 4,5 olarak gerçekleşmiş. Düşük teknolojili sektörlerde ortalama faaliyet karı yüzde 5,2 olurken, yüksek teknolojili sektörlerde bu oran yüzde 8 olarak gerçekleşmiş. Sizlerin daha fazla AR-GE ve tasarım merkezi kuracağınıza inanıyoruz" diye konuştu.
"Denizli gibi bir sanayi şehrinde aslında bugüne kadar çok sayıda AR-GE merkezi kurulmuş olması gerekirdi" diyen Bakan Özlü, "Artık hiçbir mazeret kalmadı. AR-GE Reform Paketi'nin çıkmasıyla birlikte bütün mazeretlerin önü kapandı. Ben Denizli'ye ve sizlere güveniyor ve inanıyorum. Önümüzdeki süreçte Denizli'de çok sayıda AR-GE ve tasarım merkezi kuracağınızı düşünüyorum. Sayın Bakanımız zaten takipçi olacaktır. Ben de olacağım. İnşallah, bir sonraki Denizli ziyaretimizde kurulan AR-GE ve tasarım merkezlerini de ziyaret ederiz" dedi.
Toplantı sonrası Bakan Zeybekci ve Bakan Özlü'ye meşhur Yatağan palası hediye edildi.
