Eğitim İş, Eğitim Sen ve Hürriyetçi Eğitim Sen Aliağa Temsilcilikleri Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili olarak alınan 1 günlük iş bırakma eyleminde Aliağa Demokrasi Meydanı'nda bir araya geldiler. Öğretmenler yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu ve özlük hakları konusunda taleplerini dile getirmek için basın açıklaması yaptı.
Eğitim İş Aliağa temsilcisi Emre Kara Eğitim çalışanlarından ve kamuoyundan gelen tüm haklı tepkilere rağmen, Öğretmenlik Meslek Kanunu’ndan geri adım atılmaması üzerine eğitim sendikalarının harekete geçtiğini dile getirdi. Kara: " Bu sendikalarımızın 14 Ekim’de yaptığı toplantıda ÖMK’nın geri çekilmemiş ve eğitimin bazı kronikleşen sorunlarına hâlâ çözüm getirilmemiş olmasına karşı sessiz kalınamayacağı konusunda hemfikirdir. Buradan hareketle; biz eğitim sendikalarının üye ve yöneticileri olarak; mesleki haklarımıza ve itibarımıza büyük bir tehdit unsuru olan Öğretmenlik Meslek Kanunu’na karşı harekete geçiyoruz. Hepinizin bildiği gibi teslim edilmesi gereken haklarımızı yeni ve keyfi şartlara bağlayan, ezbere dayalı bir sınav sonucunda zaten ücretli, sözleşmeli, kadrolu olarak ayrıştırılmış olan bizi yeni sıfatlarla bir kez daha ayrıştıracak olan, okullarda çalışma barışını bozacak ve öğretmenin mesai saati dışındaki vaktini de gasp etmeye niyetli bu kanun, sadece eğitim çalışanları açısından değil, tüm eğitim sistemi açısından büyük bir tehdittir" dedi.
Eğitim İş Aliağa temsilcisi Emre Kara sadece Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili değil, eğitimin ve eğitim çalışanlarının kronikleşen sorunlarına karşıda irade gösterdiklerini belirterek talepleri dile getirdi. Kara: "Atılması gereken en acil adım, 19 Kasım’da yapılacak olan kariyer basamakları sınavının iptal edilmesidir. Sonrasında ise bizlere hiç danışılmadan hazırlanan ve içeriği itibariyle sırtımızdaki yükü daha da artıracak olan Öğretmenlik Meslek Kanunu geri çekilmeli ve eğitim sendikaları ile tüm eğitim çalışanlarının görüşlerinin de yansıyacağı şekilde yeniden düzenlenmelidir.
Ülkedeki gerçek enflasyonda eğitim çalışanlarının alım gücünün ne kadar düştüğü de açıktır. Oysa insanlık onuruna yaraşır ücretler alarak çalışmak bir haktır ve ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen, faturalarını ödemekte zorlanan bir eğitim çalışanının mesleğini sağlıklı şekilde yapabilmesi mümkün değildir. Tüm eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışına ilişkin düzenlemeler yapılmalı ve 1. dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmelidir. Ayrıca eğitim-öğretim yılına hazırlık ödeneği, ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmelidir. Sosyal devlet ilkesi gereği, tüm eğitim çalışanlarına giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalı ve aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmeli, vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir. Öğrencilerimize öğretebileceğimiz en büyük değerlerden biri adalet iken eğitimin bu değerden yoksun hale gelmesi kabul edilemez. Mülakatın olduğu yerde liyakat olmaz. Kamuda mülakat uygulamasına derhal son verilmeli, her kadro hak edilerek alınmalıdır. Eğitim Anayasal bir hak iken ve bu hakkın ayrılmaz parçası olan barınma, beslenme ve ulaşım konusunda sosyal devletin varlık göstermemesi kabul edilemez. Öğrencilerimizin tüm bu hakları devlet güvencesine alınmalı ve kamusal eğitim sağlanmalıdır" dedi.
Taleplerinin yerine getirilmesi için bu eylemi yaptıklarını belirten Kara: " Tüm eğitim sistemi ve dolayısıyla ülkenin geleceği için sıraladığımız bu haklı taleplerin cevap bulmaması halinde, eylemliliğimizi artırarak sürdüreceğimizi ilan ediyoruz" diyerek sözlerine son verdi. Basın açıklamasının ardından eylemde halaylar çekildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.