Kaçırdığım Önemli Davetler

KAÇIRDIĞIM ÖNEMLİ DAVETLER

Yaşar EYİCE / Yeni Vizyon Gazetesi

*- Eyyamcılar 10 bin yaşasın!

Abartısız söylüyorum:
7 bine yakın elektronik postayı açmadan beş numaralı dosyaya kaldırırken, yani yok ederken son saniyede fark ettim.
Ama geç kaldım.
Birincisi ‘hatırlatma!’ idi...
Ağaç dikme, ormanları koruma ve yeşil bilincini toplumun her kesimine yayma ilkesi ile kurulan Ege Orman Vakfı’nın tanıtım toplantısına ilişkin davetiyeden söz ediliyordu.
Şele PR&Organizasyon tarafından yapılan çağrıya göre, davet Teşvikiye Mah. Teşvikiye Cad. Alhambra Apt. No:28 Kat:5 Daire:7 Nişantaşı adresinde saat 16.00’da başlayacaktı.

*-  

Biz İzmir ve Egeliler biliyoruz:
Sanayici Cem Bakioğlu 1995 yılında, aşırı kentleşme ve orman yangınları yüzünden çoraklaşan İzmir’in görünümünü kurtarmaya girişmişti.
Bakioğlu Şirketler Grubu seferber edilerek, Adnan Menderes Havalimanı yakınında 70 hektarlık bir alanda 40 bin fidandan oluşan Bakioğlu Ormanı kurulmuştu.
Hatta bir söyleşide yurt dışından örnekler vererek, İzmir’e gelen konukların yanlış düşüncelerle ayrılmamaları için ağaçlandırmaya verdiği önemi anlatmıştı.
Aklımda kalmış...

*-

Tam anımsamıyorum, belki de, özel davetlilerin içinde olmadığım sayılmadığım için, Ormanın fidan dikme törenine katılan iki bin doğaseverin, Cem Bakioğlu’nun Ege Orman Vakfı’nı kurmasını sağlayan sinerjiyi oluşturduklarından haberim yoktu.
Bir ara söyleşi yapmıştım Vakfın yöneticileri ile...
Sayısız kitap falan da vermişlerdi.
Ege Orman Vakfı, ağaç dikme, ormanları koruma ve yeşil bilincini toplumun her kesimine yayma ilkesi ile kurulmuş olan gönüllü bir vakıf. Ağaçlandırma İşleri, Kamu Ormanlarının sınırlarında veya kamu kurumlarına ait bazı bölgelerde yürütülüyor.
Verilen bilgiye göre: Dikilen fidanlar, birer ağaç ve ormanın doğal bir parçası haline gelene kadar korunuyor.
Aslında bu görüşü topluma aktarmak lazım.
Çünkü herkes yaptığı yardımın ne olduğunu merak ediyor.

*-

Davetiyenin kopyasını metine iliştirmişler.
Kopyala yapıştır sistemini uygulamışlar.
Ancak karşılarındakini benim gibi gözleri rahatsız olarak düşünmemişler.
Yani programı okumam için ayrıca bir de pertavsız  yani büyüteç olması   gerektiğini hesaplayamamışlar.
Yoğun yağışa rağmen daveti okuduğum sırada İstanbul’da, Arnavuktöy’de olduğum için davete gider, İzmir havası alabilirdim.
Ama saat ve davetiyeyi okuyamamam bu önemli davete gitmemi engelledi.
Ben orada olsaydım ve de hiç görmediğim ya da karşılaşmadığım Cem Bakioğlu da toplantıya katılmış olsaydı, iki soru soracaktım:
Birincisi; sahibi olduğu Ege TV ile ilgili...
‘Bir ay sonra, yani Yılbaşı’nda  neden kapatıyorsun?’ diyecektim...
Belki de kendine göre haklı!
Şirket neden kurulur?
Para kazanmak için değil mi?
Yatırım yapan karşılığını misliyle almak istemez mi?
Bence her şeyden önce İzmir ve Ege’deki belediye başkanları bile yeterle finansmanı sağlıyordu.
Birden kesildi mi?
Ama  sanmam!
Çünkü neredeyse her gün bir belediye başkanından ‘Şu saatte Ege TV’deyim!’ diye mesaj geliyordu.
Herhalde bunlar aşk için ekrana çıkarılmıyor...
Karşılığı mutlaka alınıyordur.
Çünkü basında daha doğrusu medyada beklentiler bellidir.
İlan verilecek...
Yani para aktarılacak...
Başka türlüsü olamaz.

Yandaş basını görmüyor musunuz?
Kim ilan verirse onun borusu öttürülür.
İlan kesildi mi dostluk da biter.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yandaş basın arasındaki gelişmeleri bilmeyen yok!
Hatta  Aydın Büyükşehir Belediyesi ile yine yandaş basının durumunu...
Daha dünü kadar ilan verilirken her şey normaldi, sonra sonra...
Sonrasını biliyorsunuz....
Şu Demokrat İzmir’i çıkaran Ender Coşkun olmasa Aydın’daki gelişmeleri bilemeyeceğiz.
Hatta FETO ile bağlantısı olan gazetecileri ya da medya kuruluşlarını bile...
EGE TV’den önce de bir TV kapatılmadı mı?
Sahibi hala cezaevinde....
Ama biz hep çalışandan yanayız...
Ekmek peşinde koşanlardan...
Çoluk çocuğuna süt götürmek isteyenlerden...
Şimdi bir Yılbaşı Gecesi yine onlarca kişi ekmeksiz kalacak...
Her zaman ‘Bir çivi çakanın’, ‘Bir kişiye istihdam yaratanın kulu kölesi oluruz!’, diyoruz ya, bu nedenle belki de ‘Yapma etme, bak bu kadar sanayici arkadaşın var!’ diye belki de yalvaracaktım, ama olmadı...
Bu patron takının gazete ya da haber okuduklarını sanmıyorum..
Bu yüzden bir çok olaydan ve gelişmelerden haberleri olmaz.
Sadece biri diğerine birilerini tavsiye eder...
Onu işe alırlar, hem de yüksek maaşla...
Hâlbuki bizim gibilere göre, bunlar sahtekardır...
Bilgileri de yoktur...
Yıllardır önemli yerlere hep birileri vasıtasıyla getirilirler...
Ancak çalışanlar ayrıdır, bunlar onların sırtından, terinden geçinirler.
‘Adını yaz!’ desen 10 saat düşünür...
Günü böyle geçirir, sonra iki saat fazla mesai yaptım diyerek, patronunu kazıklar...
Bunu en iyi bilenler de Ekonomi Muhabirleri...
Şöyle geriye doğru baksalar bu  Ekonomi Muhabirlerini yazı ile ya da cemiyette en fazla koruyan, destekleyen benim...
Çünkü pırıl pırıl gençler...
Arada birbirlerine girdikleri oluyor ama genelde doğrudan yanalar....
Etkinlikleri de örnek alınacak gibi...
Belki de ilk kez onlar da isme davet göndermişler...
Söyledikleri şu:
‘Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin 2008 yılından beri düzenlediği, Küresel Isınma Kurultayı 30 Kasım 2016 tarihinde İzmir'de yapılacak.  Alsancak'taki tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirilecek olan 8. Küresel Isınma Kurultayı'nın açılışını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu yapacak.

İklim değişikliği ve enerji ile iklim ekonomisi alanlarında güncel gelişmelerin tartışılacağı kurultaya üç oturum şeklinde gerçekleşecek.
Kurultayda, iş dünyası, gazeteciler ve sivil toplum temsilcileri konuşmacı olarak yer alacak, iklim ekonomisi konusu tüm boyutları ile ele alınacaktır.

İlk oturumda İsmail Uğural (Tarım Gıda Yazarları ve Gazetecileri Derneği Başkanı), Dilek Gappi  (Habertürk Gazetesi Yazarı), Selim Türsen (Hürriyet Gazetesi Yazarı), Fırat Gazel  (Anadolu Ajansı Ekonomi- Finans Yayın Yönetmeni) gibi önemli gazeteciler konuyla ilgili söz alacak.
İkinci oturamda ise Burak Karapınar, Mutlu Ocak, Dr. Kemal Gani Bayraktar, Doç. Dr. Koray Velibeyoğlu, Ali Avcı gibi ekonomi dünyasının önemli isimleri konuşma yapacak. Bu oturumu gazeteci Pelin Cengiz yönetecek.

Son bölümde ise katılan tüm sivil toplum örgütleri ve konuyla ilgili kişiler söz alacak.
Bu bölümü de Ekonomi Gazetecileri Derneği Başkanı Celal Toprak yönetecek.’
Bu arada Etkinlik Programını da davete eklemişler.
İzmir’e  otomobil ile döneceğimden bu davete yetişemeyeceğim.
Belki de dönüşü hava şartları nedeniyle birkaç gün sonraya bırakacağım.
Çünkü kar lastiklerim yok...

Ayrıca Tunç Soyer (Seferihisar Belediye Başkanı),  Tahir Şahin (Menemen Belediye Başkanı),  Hüseyin Vatansever  (Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi),   Burak Karapınar- (İnvenura Ceo'su),  Mutlu Ocak-  (CC I Türkiye Tedarik Zinciri Direktör), Yrd. Doç. Dr. Hacer Şekerci-  (Yaşar Üniversitesi Öğretim Üyesi),  Ali Özcem Kılıç- (Karbon Emisyonu (Seragazı) Düşürme ve Kontrol Derneği Başkanı ), Tolga Şallı- (Çevreci Enerji Derneği Başkanı),   Prof Doğanay Tolunay  (İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Küresel Isınma Kurult.) bir araya getirmek hiç kolay bir iş değil...
Bunu başaran da yine Ekonomi Muhabirleri...

Geçenlerde mesleği korumak adına bir de bildiri yayınladılar.
İki üç kez söz ettim...
Başta belirttiğim gibi benden başka söz eden nedense olmadı.
Çünkü eyyamcı çok....
Bana dokunmayan yılan bin değil bunlara göre 10 bin yaşasın...