25 Kasım 2024
  • İzmir6°C
  • Manisa7°C
  • Aydın6°C
  • Afyon-4°C
  • Balıkesir1°C
  • Bursa2°C
  • Çanakkale0°C
  • Muğla3°C

ACABA ONU IRGALIYOR MU?

Yaşar Eyice

18 Ekim 2016 Salı 09:28

ACABA ONU IRGALIYOR MU?

Yaşar Eyice / Yeni Vizyon Gazetesi

Sen kendine bak!

Biz devlet olarak da, birey olarak da ‘iç işlerimize karışılmasından’ mutlu olmayız.
Sinirleniriz...
Hatta uluslararası tüm anlaşmalarda bu basit ama önemli kurala riayet edilir.
Bir devlet ya da kişi ne komşusu ne de uzaktaki için resmi olarak bir şeyler söylemez, sorulduğunda ise kaçamak yanıtlar verilir.
Hatta mahallenizde, apartmanınızda aile içi tartışma olunca, çağırdığınız polis bile ‘Aile anlaşmazlığı karışamayız’ der, sadece kapıyı çalarak, ‘Bir şeye ihtiyacınız var mı?’ diye sorar.
Sonra da çeker gider.
Ama bazıları arı kovanına çomak sokmaktan çekinmez, üstüne vazife almıştır sanki.
Örneğin İzmir Milletvekili Avukat Hamza Dağ gibi..
Dağ, fol yok yumurta yokken twitter hesabından şu paylaşımda bulunmuş:
‘Genel Başkanınızın 10 yılın sonunda bir stada isminizin verilmesini istemesi, emeklilik iması gibi geldi bana’
Baştan sona yanlışlarla dolu bir cümle...
Aziz Kocaoğlu’na milyonarca kişi gibi oy vermiş öz ve gerçek İzmirli olarak, sonradan İzmirli olan bu vekile ‘Sana ne?’ demek geliyor içimden...
Bunda da büyük dededen Bornovalı ve doğumlu olmamın da rolü var, sanıyorum.
Hani ‘Kanıma dokunuyor!’ derler ya bunun gibi bir şey...
Çünkü ben de, Doğanlar Stadı’na Aziz Kocaoğlu’nun adının verilmesini isteyen ve savunanlardanım.

*- Evine kim gidecek?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önerisi ve Doğanlar’daki stada Aziz Kocaoğlu adının verilmesini destekleyenlerden biri de benim.
Yalnız ben miyim?
Tüm Bornova ve İzmir halkı da istedi...
Hatta AKP’liler de, MHP’liler de...
Partili partisiz her kes...
Birkaç kişi hariç..
Çünkü AKP’nin Bornova Belediye Meclisi’ndeki temsilcileri de, ‘Evet’ dedi.
Ama bir AKP’li vekil, sonradan ortaya çıkıyor ve CHP’nin iç işine karışma cüretini gösteriyor.
Bence Hamza Dağ yakında emekli olacak?
Neden mi?
İki devredir Genel Merkez onu aday yaptı da ondan...
Hatta arada kısa bir dönem var, birkaç aylık...
Sunu da sayarsak üç devre ediyor.
AKP’de tüzük açık...
Üç devreyi bitiren evine yollanıyor.

*- Mal beyanı gibi açıklanmalı

Ama şu anda avukat milletvekilinin meslektaşları olan bazı savcı ve avukatlar ise bir başka yere, cezaevine gönderiliyor.
Bilgisi vardır:
Geçenlerde AKP içindeki FETÖCÜLER’in temizlenmesi için çalışma başlatıldı.
Ona bir hatırlatma daha yapayım:
AKP’de tüm yönetim kadrolarına ve de üyelere birer boş kağıt verildi, ‘Partide ve de ailenizdeki FETÖCÜLER’in isimlerini yazın.’ denildi.
Ben de merak ediyorum:
Acaba Hamza Dağ, sınıfından, mahallesinden, AKP’den, ya da ileri sürüldüğü gibi diğer partilere sızmış FETÖCÜ tanıdığı ya da duyduğu şüphelendiği isim var mı?
Aziz Kocaoğlu’nu düşüneceğine, bence bir hukukçu olarak bunun üzerinde çalışırsa, memlekete çok daha büyük hizmet yapar.
Biliyorsunuz hizmette sınır yoktur.
Zaten kendisine söyleyeyim:

*- Rantçılar hep olur

CHP’de iç çekişme kurulduğundan bu yana en hızlı dönemini yaşıyor.
Belki bilmiyorsun, her yerde olduğu gibi hoşgörü de yavaş yavaş kayboluyor.
Koltuk veya rant peşinde koşanlar da, her partide olduğu gibi var.
Bunlar İzmir’de daha fazla.
Çünkü; AKP’nin İzmir’de daha büyük varlık gösteremeyeceğini belirleyenler, İzmir’in CHP’li olduğunu ve kalacağını bilenler, görenler, özellikle yerel yönetimlerin imkanlarını ellerine geçirmek, rant elde etmek, dünyalıklarını arttırmak için mücadele veriyor.
Bunları CHP içindekiler de, dışında olan bizler de biliyoruz.
Diyeceksin, ‘Bunlar diğer partilerde yok mu?’
Yanıtını ben vereyim:
‘Olmaz olur mu?’
Kimisi büyük, kimisi küçük balığın peşinde...
Herkes bulanık suda olta sallıyor.
Ha sahi?
Avukat Hamza Dağ, sen milletvekili değil misin?
Öyleyse muhatabın öncelikle İzmir Milletvekilleri...
Ne Aziz Kocaoğlu ne de bizler, sıradan vatandaşlar...
Belki de ‘Sinek küçük ama mide bulandırır!’ diyorsun...
Haklısın...

*- Balbay’a ne oluyo?

Ben size bir konuda yardımcı olayım:
Şu Mustafa Balbay var ya, bir türlü yerinde oturmuyor.
Sürekli, dolaylı yönden size yani AKP Milletvekillerine de laflar ediyor.
Gazetelerde okumuşsunuzdur.
Eğer yoğun çalışma temposu içinde farkında değilseniz ben hatırlatayım:
Sizin gibi İzmir Milletvekili olan Mustafa Balbay, İzmir’in proje çöplüğü haline geldiğini iddia ediyor.
Bence, AKP’nin yeni 175 projesini de, bu konuda gevezelik yapan Mustafa Balbay’a anlatacak önemli kişilerden birisi olabilirsiniz.
İzmirli de bunu öğrenmiş olur.
Zaten İzmir Milletvekili Başbakanımız Binali Yıldırım daha iki üç gün önce, İzmir Milletvekillerine başta stadlar olmak üzere çalışma yapın, hatta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile konuşun, ‘İkna edin!’ demedi mi?
Arabuluculuk göreviniz için de, ‘davaları geri çekmesi’ yok mu?
Belirttiğim gibi sen bir avukatsın...
Yani hukuku en ince noktasına kadar doğrusu eğrisiyle bilirsin.
Vatandaşın isteği de, gerçekten sevdiği ve benimsediği Başbakan Binali Yıldırım’in dileği yönünde...

*-  Orası Karşıyaka ve İzmir’e yakışır

Örneğin ben bile, birçok kişi ile ters düşmeme rağmen, Karşıyaka Stadının bulunduğu yere yapılmasından yanayım...
Birincisi, İstanbul Beşiktaş’ta,  eski İnönü Stadı’nın bulunduğu alana ‘Avea’ tarafından yapılan akıllı stat gibi deniz kıyısında.
Kocaoğlu önceki gün üç yeni gemi; Kubilay, Metin Oktay, Vahap Özaltay’ı, 15 yeni yolcu gemisinden sonra hizmete sokarken halka seslenip, ‘Deniz yolunu tercih edin!’ demedi mi?
Ulaştırma Bakanlığı izin verir ve Karşıyaka Nikah Dairesi’nin yanına bir iskele yapılır.
Ayrıca tramvay hattı da Kocaoğlu’nun talimatı ile tam gaz ilerliyor.
Statla birlikte bu çalışmalar biter, İzmir önemli bir tesis sahibi olur.
Yani seyircinin gelmesi, müsabakayı izlemesi dağılması saatler değil dakikalar içinde eriyip biter.
Ben ışıl ışıl bir Körfez’e, oraya yapılacak bir tesisin renk vereceğine inanıyor ve hayal ediyorum.
Bu düşünülmeli...
Yoksa Aziz Kocaoğlu’nun emekliliği değil...

*- Saniyenin önemi mi, lak lak mı?

AKP Miletvekili Hamza Dağ Beyefendi, Başbakanımız bize, size, hepimize seslenirken, ‘Bir saniyenin bile önemi var! Kaybedemeyiz’ demedi mi?
Leyleğin ömrü lak lak ile geçermiş.
Ama bizim kısacık ömrümüz, başkalarının ne yaptığı ve yapacağı ile değil, yapacaklarımızı gerçekleştirmemize geçmelidir.
Onu bunu kırmadan, üzmeden...
Hoşgörü ile...
Bir küçük örnek daha vereyim:
İzmir Milletvekili olarak Çeşme’de özellikle Bayram ve tatil yoğunluğunda yaşanılan su sıkıntısını biliyorsunuzdur.
Çeşme’nin su sorununun çözümü için Karareis Barajı yapılıyor.
Eski kafa yani ‘Salla başını al maaşını’ düşüncesinin hâkim olduğu anlayışla bu stadın yapılması sanıyorum, daha doğrusu yetkililerin açıklaması ile en azından 20 yıl gerektiriyordu.

*- Böyle olmalıyız

Şimdi ise DSİ 2. Bölge Müdürü Hayati Çelenk’in açıklamasına göre temel kazıları beş ayda bitirildi, altı ay sonra ise su vermeye hazır hale gelecek.
Bundan güzel haber olur mu?
Bundan sonra savaşların su yüzünden çıkacağı uzmanlar tarafından belirtilirken, bizim mühendisimiz, işçimiz yeni bir zihniyetle, parti gözetmeden sorunu anında çözebiliyor.
İşler masa başından söylev ya da moda olan twet atmakla olmuyor.
Bu arada Aziz Başkan’ın, Bornova Stadı’na isminin verilmesi için Bornova Belediye Meclisinin aldığı karara, ‘Onur duydum ama doğru bulmuyorum’ dediğini de okuyucularıma duyurayım.
Yine bir hatırlatma yapayım:
Güzelbahçe’de de Kültür Merkezi’ne belediye meclisi kararı ile Aziz Kocaoğlu adı verilecekti.
Başkan bunu da kabul etmemişti.
Ben ise ‘İnsanlar yaşarken anılmalı ve taçlandırılmalı’ taraftarıyım.
Yani Bornova Doğanlar Stadı’nın adının Aziz Kocaoğlu olmasından yanayım.
İzmir’de ona buna şuna, bence hiçbir hizmeti olmayan sadece eşi, dostu, sevgilisinin önerisi ile ismi verilenleri biliyorum, biliyoruz.
Öyleyse bu konu ele alınmalı ve Avrupa ülkelerinde olduğu gibi gerçek devlet adamlarının, politikacıların, sanatçıların, bilim adamlarının, gazetecilerin, hatta halkın sevgilisi olmuş, sanatkârın, esnafın, sanayicinin, garibin adının verilmesini diliyorum, Manisa Tarzanı gibi...


*****
GÜNCEL HABERLER

*- Ücretsiz kurslar sizi bekliyor

Her yıl açtığı kurslarla binlerce kişiyi ağırlayan Bayraklı Belediyesi, kış döneminde düzenleyeceği kurslarla fark yaratıyor.
7’den 70’e her yaş grubuna hitap eden kurslar sayesinde çok sayıda vatandaş hem meslek sahibi oluyor hem de boş zamanlarını değerlendiriyor.
Bayraklı Belediyesi, 30’a yakın branşta açtığı kurslara herkesi davet ediyor.
Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü bünyesinde düzenlenecek bağlama, yağlı boya resim, giyim, dekoratif ev tekstili, ahşap boyama, kurdele nakışı, örgü, kırkyama, gümüş işlemeciliği, el nakışı, takı tasarımı, ebru, iğne oyası, bilgisayar, okuma yazma kursları ücretsiz olacak. Kurslar, kültür ve semt merkezlerinde verilecek.

*- Şenay Lambaoğlu'ndan yeni klip

Son albümü ‘Başka Türlü Bir Şey’ ile büyük beğeni kazanan Şenay Lambaoğlu, albümün ikinci klibi ‘Sensiz Olmaz’ ile müzikseverlerle buluşuyor.    
Şarkı yazarı ve yorumcu kimliği ile tanıdığımız, caz müziğinin en özgün seslerinden Şenay Lambaoğlu, Sony Music etiketiyle yayınlanan albümünün ikinci klibini, sözü ve bestesi İlhan Şeşen’e, düzenlemesi Can Çankaya’ya ait olan ‘Sensiz Olmaz’a çekti.
Çekimleri Adahan Otel’de gerçekleşen klibin yönetmen koltuğunda ise Dağhan İş yer aldı.
Enerjisi ve duygusuyla şarkının hissini izleyene geçiren klipte sanatçıya  akustik gitarda Volkan Polat, banjoda da Selim Saraçoğlu eşlik etti.

*- Meme kanserinde fartındalık

Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında Karşıyaka Belediye’si ‘meme kanserinde farkındalık- Kanserden koruyucu beslenme’ konulu seminer düzenleniyor.
Halka açık ücretsiz seminer 19 Ekim Çarşamba günü 14.00- 15.30 saatleri arasında Karşıyaka Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleşecek.

*- Çöpe giden ekmekler

Dünyada açlık oranları her geçen gün artarken aynı oranda israfımız da artıyor.
16 Ekim Dünya Gıda Günü kapsamında gıda israfının büyüklüğüne ve nasıl önlenebileceğine ilişkin bilgi veren Baklavacı Güllüoğlu Yönetim Kurulu Üyesi Merve Güllü, ‘Dünya geliştikçe ve insanların refah seviyesi yükseldikçe gıda israfımız artıyor. Gıda israfının küresel hacminin 1,6 milyar ton olduğu tahmin ediliyor. Ülkemizde ise günde 6 milyon ekmek çöpe gidiyor’ dedi.


*****
GICIK

*-Şu hayatta para kazanmaktan çok daha güzel şeyler var: İlim kazanmak, gönül kazanmak ve şeref kazanmak gibi...
*- Doğru yaptığınız her şey dışarıya doğru dalgalanır ve herkesi etkiler. Duruşunuz, kalbinizi parlaklaştırır veya endişelerinizi iletir.Nefesiniz, aşkı etrafa ışıklar halinde saçar ya da odayı depresyona sokacak şekilde bulandırır.
*- Hayatta uzak duracağınız insanlar şunlar olmalı: Nereden geldiğini unutandan, çıktığı yolda çıkarları için adam satandan, yalan söyleyenden, mutlu anını bir cümle ile berbat edenden, hatalarının faturasını senden çıkarandan.
*- Şerefli insan borcuna çare arar, şerefsiz insan borcuna bahane arar.
*- Başkalarını kazanmak için kendini kaybetme!
*- Hayatta bazı şeyleri unutabilirsin ama: seni seveni, seni sayanı, sana yardım edeni, sor gününde sana yardım edeni ve acını paylaşanı usla unutma.
*- İnsanların ne konuştuğu değil, ne anladığı önemlidir. Ya seni anlayan biri ile konuş, ya da anlaşılmıyorsan sus ki, konuştuğun kişiye bir de kendini anlatmak zorunda kalmayasın.

 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.