KAYA: BİZ ÇOK BÜYÜK BİR AİLEYİZ
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Sıcak Yuva Vakfı’nın Suriyeli gençler için düzenlediği iftar programına katıldı.
04 Temmuz 2016 Pazartesi 09:45
KAYA: BİZ ÇOK BÜYÜK BİR AİLEYİZ
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Sıcak Yuva Vakfı’nın Suriyeli gençler için düzenlediği iftar programına katıldı.
Konuşmasına, Atatürk Havalimanı'nın önünde gerçekleştirilen terör saldırısını kınayarak başlayan Bakan Kaya, "Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Terör, insanlığın düşmanıdır. Hiçbir zaman emellerine ulaşamayacaktır. Türkiye, her zaman birlik içinde teröre karşı duracaktır." diye konuştu.
Milli ve manevi değerlerine sahip çıkan, gençleri sağlıklı bir şekilde geleceğe hazırlayan en önemli kurumun aile olduğunu kaydeden Bakan Kaya, “Bizim en büyük gücümüz güçlü aile yapısına sahip olmamızdır. Biliyoruz ki; bugünümüzü mutlu ve huzurlu kılmak, geleceğe güvenle bakmak, sıcak bir yuva ortamında yetişen, milli ve manevi değerlere sahip gençlerle mümkündür” dedi.
Bakan Kaya, bölgesel savaşlar, terör, göç gibi temel nedenlerin gençlerin hayatını doğrudan etkilediğini işaret ederek, şunları kaydetti: "Bunun en yakın tanıkları Suriyeli çocuklar ve gençlerdir. Siz bu savaşa, terör belasına tanıklık ettiniz. En yakınlarınızı bu uğurda şehit verdiniz. Bizler millet olarak bu süreçte sizler için tüm imkânlarımızı seferber ettik, ediyoruz. Bugün üç milyon civarında Suriyeli kardeşimize ev sahipliği yapıyoruz. Türk insanı sadece sınırlarını değil kalbini ve sofrasını da Suriyeli kardeşlerimize açmıştır. Bu, tarihte örneklerine az rastlanır bir yardımlaşma, dayanışma hikayesidir. Bu tam da nesilden nesile anlatılacak bir Ensar olma hikayesidir.”
Eğitimin toplum için önemini vurgulayan Bakan Kaya, “Başta eğitim, sağlık, barınma olmak üzere her türlü imkânı yine sizler için seferber ettik. Bugün Suriyeli çocuk ve gençler de çeşitli kurumlarımızca verilen eğitim fırsatından yararlanmaktadır” ifadelerini kullandı.
Çocukları ve gençler her türlü kötü alışkanlıklardan korumanın devlet ve hükümetin temel görevi olduğunu belirten Bakan Kaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu aynı zamanda hepimizin hem ahlaki hem de vicdani sorumluluğudur. ‘Kimsesizlerin kimsesi olmayı’ yeniden gündemimize taşıyan, vicdanlarımızı harekete geçiren Sayın Cumhurbaşkanımızın bu gayreti ile bugüne kadar binlerce çocuk; sıcak çorbaya, huzurlu ortamlara kavuştu. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sıcak Yuva Vakfı’nı kurarken “kimsesiz ve çaresiz hiçbir insanın kalmaması”nı hedeflemişti. İşte bugün, bu anlayışla Devletimiz, çeşitli STK’larımız ve tabi ki Sıcak Yuva Vakfımız; çok değerli ve önemli çalışmalara imza atmaktadır.”
Bakan Kaya, Bakanlık olarak, kimsesiz ve bakıma muhtaç, koruma altında bulunan gençlere yönelik etkili rehabilitasyon çalışmaları yürüttüklerini anlatarak, “Bu anlayışla Çocuk Destek Merkezlerimiz (ÇODEM) kurulmuştur. Burada her çocuğumuza ihtiyacına göre profesyonel hizmet sunulmaktadır. 67 Çocuk Destek Merkezimizde, Sağlık Bakanlığı’nın madde bağımlılığı tedavisinin ardından çocukların sosyal uyumlarını sağlamak üzere bin 500 çocuğumuza hizmet veriyoruz. Buradaki uyum sürecinin ardından çocuklarımız, aile yanına ya da diğer sosyal hizmet modellerimizden birine yerleştirilmektedir” dedi.
“SURİYELİ ÇOCUKLARA KENDİ ÇOCUKLARIMIZDAN AYIRT ETMEDEN SAHİP ÇIKIYORUZ”
Bakanlığın koruması altında bulunan 1.072 Çocuk Evi’nde 5 bin 497 çocuğa, 87 Sevgi Evi’nde 5 bin 328 çocuğa hizmet verdiklerini ifade eden Bakan Fatma Betül Sayan Kaya, “Çocuk yuvaları, kız-erkek yetiştirme yurtlarıyla birlikte toplam 1.248 kuruluşumuzda 13 bin 379 kişiye hizmet veriyoruz. Bunların dışında korumamız altına alınmadan aile yanında destek verdiğimiz çocuk sayısı ise 82 bin 990’dır. Yani Bakanlık olarak, hizmet verdiğimiz 133 bin çocuğumuzla birlikte çok büyük bir aileyiz.” diye konuştu.
Bakan Kaya, çocukların tamamına yakınının ev ortamında ya da aile yanında bakım imkânına kavuştuğunu belirterek, “Aynı hizmet anlayışıyla kimsesiz ve bakıma muhtaç Suriyeli çocuklara, kendi çocuklarımızdan ayırt etmeden sahip çıkıyoruz. Bu köklü bir medeniyet anlayışına sahip olmanın, aynı inanç coğrafyasını, tarih ve kültürünü paylaşmanın bir gereğidir. Her çocuğumuza ulaşmak, her gencimize dokunmak için çaba sarf ediyoruz.” dedi. / EGE BASIN GRUBU