TÜBİTAK YENİDEN YAPILANDIRILACAK
ArGe yapan bir kurum olmaktan ziyade, özel sektöre Ar-Ge yaptıran bir yapıya kavuşacaktır" dedi.
25 Ağustos 2016 Perşembe 22:33
ArGe yapan bir kurum olmaktan ziyade, özel sektöre Ar-Ge yaptıran bir yapıya kavuşacaktır" dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü Manisalı işadamları ve sanayicilerle Saruhan Otel'de akşam yemeğinde bir araya geldi. Yemeğe Bakan Özlü'nün yanı sıra Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, AK Parti Manisa İl Başkanı Zülfikar Gürcan, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Adnan Erbil, Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, işadamları, sanayiciler ve davetliler katıldı.
Konuşmasına Manisa'ya yaptığı ziyareti değerlendirerek başlayan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Doğrusu bu iki ziyaretimde de gördüklerim beni gerçekten de büyük bir heyecana sevk etti. Bu iki ziyarette de Manisa'nın nasıl bir üretim aşkına sahip olduğunu net bir şekilde gördüm. Daha da önemlisi, Manisa'da çok nitelikli, teknoloji seviyesi yüksek yatırımların yapıldığına şahit oldum. Manisa, geçtiğimiz yıl, 2 milyar dolara yakın bir ihracat rakamına ulaştı. Bu başarınızdan dolayı sizleri tebrik ediyorum. Biliyorum ki Manisa bunun çok daha fazlasını başarabilecek bir güce sahip. Yükte hafif pahada ağır ürünlere yönelmeliyiz" dedi.
Üniversite ile işbirliğinin önemi
Konuşmasına üniversite ve şehir işbirliğine dikkat çekerek devam eden Bakan Özlü şunları söyledi:
"Manisa'da öncelik vermemiz gereken konulardan birisinin de Teknoloji Geliştirme Bölgesi olduğunu düşünüyorum. Hep birlikte, bu bölgeyi artık bir an önce aktif hale getirmeliyiz. Celal Bayar Üniversitemiz ile Manisa'daki sanayicilerimiz arasında daha yakın bir işbirliği tesis etmeliyiz. Bilindiği üzere, Salı günü, Yenilikçi ve Girişimci Üniversite Endeksi'nin sonuçlarını açıkladık. Celal Bayar Üniversitemiz, ne yazık ki bu listede ilk 50'de yer almıyor. Yıllık 2 milyar dolar civarında ihracatı olan bir şehirde, üniversitenin bu endekste daha yüksek sıralarda olması gerektiğini düşünüyorum. Bu, üniversitenin tek başına başarabileceği bir şey değil. Bütün şehir, üniversitenin gelişimine katkı sağlamalı ki, üniversite de şehrin gelişimine daha fazla katkı sağlayabilsin. Manisa'da üzerinde durmamız gereken konulardan birisi de OSB'ler. OSB'lerimizin doluluk oranı gerçekten de memnuniyet verici. Ancak yatırımcılar için yeni sanayi parselleri de üretmemiz gerekiyor. Bu açıdan Manisa OSB'nin 6'ıncı ilave alanla ilgili çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Henüz faaliyete geçmemiş OSB'leri faal hale getirmek için de hep birlikte çalışalım istiyoruz."
"Üretim Reformu Paket üzerinde çalışıyoruz"
Üretim reformu üzerinde çalıştıklarına dikkat çeken Bakan Özlü, "Üretim Reform Paketi üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı, inşallah Ekim veya Kasım ayında yasalaşacak. Ekonomi yönetiminin şu anda en önemli gündem maddelerinden birisini de teşvik sistemindeki revizyon oluşturuyor. Aslında buna revizyon demek pek de doğru değil. Çünkü radikal değişiklikler geliyor. Bakanlığımızda TÜBİTAK'ı yapılandırmak için bir çalışma grubu oluşturduk. TÜBİTAK, yeni yapısıyla, Ar-Ge yapan bir kurum olmaktan ziyade, özel sektöre Ar-Ge yaptıran bir yapıya kavuşacaktır. Yine Bakanlığımızda kurduğumuz bir başka çalışma grubumuz da Dördüncü Sanayi Devrimiyle ilgili çalışmalarını yoğun bir şekilde devam ettirmektedir. Sanayimizin, yeni sanayi devrimine ve akıllı üretime geçiş sürecine en iyi şekilde ayak uydurması öncelikli hedefimizdir. Şu anda bunu sağlayacak eylemleri tespit etmek için de yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bütün bu çalışmalar neticesinde, sanayi sektörümüzün daha rekabetçi bir yapıya kavuşmasını sağlayacağız. Böylece bu ülkenin gelirini, ihracatını, istihdamını, aşını ve ekmeğini büyüteceğiz." şeklinde konuştu.
"Güçlü Türkiye'den rahatsızlık duyuyorlar"
Türkiye'nin çok güçlü bir ülke olduğunu söyleyen Bakan Özlü, "Özellikle son yıllarda, Türkiye, bu gücü yeniden fark etmiştir. Milletimizin özgüveni yeniden tesis edilmiştir. Türkiye, yeniden iddialı bir ülke haline gelmiştir. Elbette bazı çevreler, güçlü bir Türkiye'den rahatsızlık duyuyorlar. Türkiye'ye dur dermek için, sık sık maşalarını kullanıyorlar. İşte en son, 15 Temmuz Darbe Girişimini ve sonrasında art arda yaşanan terör saldırılarını gerçekleştirdiler. Üst akıl, bir gün FETÖ'yü kullanıyor. O tutmayınca PKK'yı, o da tutmayınca DAEŞ'i kullanıyor. Ancak bu millet dirayetli bir şekilde ayakta duruyor. İddia ediyorum, dünyadaki birçok ülke, 15 Temmuz darbe girişimi gibi bir hadise karşısında diz çökerdi ve uzun süre, yeniden ayağa kalkamazdı. Ancak Türkiye, herhangi bir ülke değildir. Bu millet de herhangi bir millet değildir. Bu millet, 15 Temmuz darbe girişimine gereken cevabı vermiştir. Herkes, bu darbe girişiminin ülkemizi etkilememesi için elini taşın altına koymuştur. İnsanlar, bir ay boyunca gündüz çalıştılar, geceleri ise nöbet tuttular. Bu gerçekten de muazzam bir hadisedir. Bu süreçte, tüm milletimiz gibi, iş dünyamız da gerçekten çok iyi bir sınav verdi. Herkes üretimine devam etti. Herkes yabancı ortaklarına Türkiye'de olanı biteni doğru bir şekilde anlatabilmek için adeta seferber oldu. Sizlere bu konuda da teşekkür ediyorum. Hükümetimiz de, bu darbe girişimine rağmen, vatandaşlarımızın ve iş dünyamızın beklediği yasal düzenlemeleri birer birer hayata geçirdi" diye konuştu.
"Ülkemizi terör belasından kurtaracağız"
"Türkiye'nin nasıl bir ülke olduğunu en iyi gösteren örneklerden birisi de, Çarşamba günü gerçekleşen Fırat Kalkanı operasyonu oldu" diyen Bakan Özlü şunları söyledi:
"Alçak bir darbe girişiminden sadece 1,5 ay sonra, bu ülkenin ordusu, sınır ötesi bir operasyonu başarıyla gerçekleştirdi. Cerablus'un ve bölgenin DAEŞ teröristlerinden temizlenmesi için çok etkili bir hamle yapıldı. Bu operasyona dünyanın hemen her yerinden destek geldi. Dikkat ettiyseniz, bu operasyondan rahatsız olan sadece bir kesim var. DAEŞ ile mücadele ettiğini iddia eden PYD, YPG ve onların buradaki uzantıları, nedense bu operasyondan rahatsız oldu. Türkiye, DAEŞ'i vurdu. Ama ne hikmetse, sesi bunlardan çıktı. Türkiye'nin tavrı çok açıktır. Türkiye, terörün her türlüsüne karşıdır. Türkiye için, her terör örgütü kötüdür. Türkiye, her terör örgütüyle mücadele edebilecek güce sahiptir. FETÖ, DAEŞ, PKK, YPG fark etmez. Topunun belini kıracağız. Ülkemizi terör belasından kurtulacağız. Demokrasimizi güçlendireceğiz. Ekonomimizi hep birlikte büyüteceğiz. Manisa için, 81 ilimizin tamamı için, ülkemiz için çalışmaya, hizmet ve eser üretmeye devam edeceğiz. Sizlerin de aynı gayretle yatırımlarınıza ve üretiminize devam edeceğinizi biliyorum. Konuşmama son verirken, sizlere çalışmalarınızda başarılar ve hayırlı kazançlar diliyorum."