Türkiye'nin önemli ihraç ürünlerinden olan pamukta, Ege Bölgesi'nde 2016 sezonunda geçen yıla oranla yüzde 25 artarak, toplam 427 bin 243 ton ürün elde edilmesinin beklendiği açıklandı. 2018 yılı için ise 1 milyon ton hedefleniyor.
İzmir Ticaret Borsası önderliğinde İzmir Ticaret Odası, Ege İhracatçılar Birliği, Söke Ticaret Odası ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü işbirliğiyle, Ege Bölgesi'nde 2016 sezonu için yapılan pamuk rekolte tahmini, İTB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Bülent Uçak tarafından açıklandı.
Hedef 1 milyon ton
Tarihi İTB Meclis Salonunda gerçekleştirilen toplantıda Uçak, "2016/2017 sezonunda bir önceki sezona göre bölgemizde pamuk ekim alanlarının yüzde 10,8 oranında artarak 91 bin 553 hektara yükseleceği tahmin edilmiştir. Ortalama kütlü veriminin 467 dekar kilogram olması beklenmekte, buna göre kütlü üretimin 427 bin 243 ton olacağı tahmin edilmektedir. Yeni sezonda çırçır randıman oranının yüzde 39 olacağı ve bu randıman oranı ile mahlıç pamuk üretiminin de 166 bin 625 ton olacağı tahmin edilmektedir" dedi. Uçak 2018 yılı için ise 1 milyon ton eşiğini yakalamak istediklerini söyledi.
İthal pamuk miktarı 920 bin ton
2015/16 sezonunda ithal edilen pamuk miktarı 920 bin ton olduğunu dile getiren Bülent Uçak, bunun karşılığında ödenen dövizde yaklaşık 1,4 milyar dolar olduğunu söyledi. Yüksek dövizi ithalat için harcamanın doğru olmadığını savunan Uçak, "Üreticimizin pamuk ekmeye devam etmesi için yeteri kadar desteklenmesi gerekmektedir. Bu sezon için 75 kuruş olarak açıklanan prim miktarını çok önemsiyorum. Ancak, pamuk ekim kararlarında sadece pamuğa verilen prim miktarı değil alternatif ürünlerde izlenen politikalarda etkili olmaktadır. Bu nedenle olaya daha bütüncül bir yaklaşım sergilenmeli, tekstil sanayimizin ihtiyacı olan pamuğun en az yüzde 75'ini karşılayacak pamuk üretimi hedefimiz olmalıdır. 2017 yılından itibaren uygulanacağı açıklanan havza modelinde umarım bu bakış açısı hakim olur.aksi takdirde birkaç yılda bir fiyat artışı ile para kazanan üreticimizin kalıcı olarak pamuk üretimine geri dönmesi mümkün görünmemektedir" ifadelerini kullandı.
Uçak, pamuk üreticisi kadar elyaf kalitesinin de önemli olduğunu kaydederek, gece yapılan pamuk toplamalarına son verilmesini, depolama alanları oluşturarak işleme ve depolamadan kaynaklanan sorunlara engel olunması gerektiğini de ifade etti.
Çözüm önerilerini paylaştı
Alternatif ürünlere gümrük vergileri ile sağlanan avantajlar destekleme miktarlarının belirlenmesinde göz önüne alınması gerektiğini dile getiren Uçak, "Mahlıç pamuk kalitesini olumsuz etkileyen en önemli sorunlardan birisi olan tohum çeşitliliğine son verilmelidir. O kadar çok farklı tohumlar ekiliyor ki, bırakın 150-200 balyalık partileri bir pamuk balyasında bile yeknesaklık zor yakalanıyor. Sadece bu sorunun bile çözülmesi çok önemli adım olacaktır. Çırçır fabrikalarının çalışma standartları yeniden belirlenmeli, modernizasyonu için teşviklerden faydalanmaları sağlanmalıdır. standartlara uymayan fabrikaların çalışmasına engel olunmalıdır. Gece toplamanın önüne geçmek için sıkı denetimler yapılmalı, uymayanlar cezalandırılmalıdır. sadece pamuk sektöründe değil uygulandığı her tarım ürününde arz-talep dengesini bozarak piyasayı olumsuz etkileyen emanetçilik sistemi ortadan kaldırılmalıdır. Yılan hikayesine dönüşen pamuk standardizasyonu konusunda piyasanın ihtiyacı olan kalıcı ve net adımlar atılmalıdır. Bütün bunların yanında pamuğun en önemli sorunlarından birisi çok sahibinin olup, hiç sahibinin olmamasından kaynaklanmaktadır. Pamukla ilgili kurumlar arasındaki yetki karmaşası giderilmeli ve sorumluluklar net olarak belirlenmelidir" dedi.